Doğan Cüceloğlu ve İrfan Erdoğan'dan "ÖĞRETMEN OLMAK" sizlerle...

 

"Bir cümlede 'özne' ne ise, eğitimde de öğretmen odur."

 Merhabalar,

Geç kalınmış bir incelemeyle tekrar karşınızdayım. Kendisini çok yakın zamanda kaybettiğimiz kıymetli hocamız Prof. Dr. Doğan Cüceloğlu'nun  Prof. Dr. İrfan Erdoğan ile birlikte Türkiye'nin çeşitli yerlerinde bir araya gelerek karşılıklı sohbet şeklinde kaleme aldıkları, eğitimi, öğretmeni ve 'öğretmen olma'yı konu alan kitabını inceleyeceğiz.

Sizce öğretmen olmak ne demek?

 "Bana göre hava hoş, ben boş duvara da anlatır giderim." demek mi? yoksa bütün yöntem ve teknikleri ezberleyip, planlı programlı uygulamak mı?

Peki öğretmenlik yapmak ile öğretmen olmanın farkı nedir? Sayın Doğan Cüceloğlu buna çok güzel bir şekilde cevap vermiş;

"Öğretmenlik yapan öğrenci görür karşısında. Ama öğretmen olmuş olan canlar görür karşısında." Bu o kadar ince bir cümle ki. Bir öğretmen sınıfa girdiğinde her öğrencisinin gözünün içine bakmıyorsa, mesleğine aidiyetle değil maddi kazançla bağlıysa öğretmenlik yapıyordur anca.

Bu kitapta da baştan sona bu hassas noktanın öneminden, öğretmenin öğrenme yolculuğundan bahsetmiş ve 'can' demekle neyi kasttetiklerini anlatmış yazarlarımız.

"Sadece eğitimin değil, ülkenin lokomotifi öğretmendir." diyen Cüceloğlu'nun öğretmenlik mesleği hakkındaki tutumu Sayın İrfan Erdoğan'ın kalemiyle de birleşince tadından yenmez bir hal almış. Kitap başta okuyucuya akademik çalışma gibi görünse de okumaya başladığınızda sohbet havasında akan giden sayfaları okumaya başladığınızda fikriniz değişiyor ve kitap çok akıcı bir hal alıyor. Ben bir öğretmen olarak 'henüz başlayamamış olsam da:(' okurken  öğretmen olmanın verdiği hislerle sayfalarda kayboldum. Öğretmen olmak ile öğretmenlik yapmak arasındaki farkı kavramaya başladığımız satırlarda  kitabın üzerinde de yazıldığı gibi bir cana dokunmanın verdiği umut dolu güzelliği de hissettiriyor bize kitap.

Öğretmenlik mesleğinin gördüğü değerin tartışıldığı bu günlerde aslında nasıl güzel bir mesleğe sahip olduğumu fark etmekle kalmayıp daha mesleğime başlamadan verdiği umuda da bizzat şahit oldum diyebilirim. Kitapta yazılan her bölümün önemli bir eğitimciye adanması da ayrı bir güzellik olmuş. Adı geçen bir çok eğitimciden haberdar değildim, bu vesile ile ben de araştırma imkanı buldum.

Alıntı*

Aslında kitapla ilgili yazmak istediğim o kadar şey var ki...

Lafı fazla uzatmadan son yorumu size bırakıyorum. Kitapla alakalı olarak aşağıdaki programı da izlemenizi tavsiye ederim. Üzerine bir sürü notlar aldığım bu kitapta sizin de kendinizden bir şeyler bulacağınızı eminim. 

Sağlıcakla kalın...

Alıntı*

Öğretmen olmak, öğretmenle öğrencinin birbirlerine hoşça bakabildikleri, öğretmenin öğrencide, öğrencinin de öğretmende dirildiği, güçlü ve sahici bir aidiyettir.